13 Mart 2014 Perşembe

Duygularımızın Esiri Olmamalıyız

Aklı ve fikri bir tarafa bırakıp duygularımızın esiri olmamalıyız. Bir çoğumuz  insanlık gereği birbirimize yardımcı oluruz. Bazen en çok yardıma muhtaç olan biz iken bile, dara düşmüş arkadaşlarımıza işinin görülmesi için  elimizdeki olanı veririz. Onlara nefes alması için zaman tanırız. İşleri görüldükten sonra  da durumu müsait olduğunda emaneti geriye vereceğini umarız. Bekleriz ama nafile. 


Boşuna bekleriz. Çünkü işi görülen arkadaşımız, alış veriş merkezlerinde bol bol harcamalar yapmakta,  tabiri caizse arabalsını bile bir üst modele taşımaktadır. Sizin anlayacağınız darlıktan kurtulmuş, lüks yaşama kendini kaptırmıştır artık arkadaşımız. Bir de borcunu hatırlatmak istediğimizde, kaçıyor muyuz deyip küsenleri de unutmamalıyız.

Nedense çoğumuz yardım isteyene duyarsız kalmayız. Çoğumuz şefkat ve merhamet duygusunu taşırız yüreğimizde. Benim düünceme göre mutlaka duyarlı olalım ama kendimizi de zor duruma sokmayalım. Bir de durumumuz ne kadar iyi olursa olsun kendimizi hiç kimseye suistimal ettirmemeliliz. Birine borç para veriyorsak eğer; kesinlikle yazışma yapmalı ve  ödeyeceği tarihi de belirtilmelidir. Kendisine yapılan bu iyiliğin sadece insani duyarlılıktan kaynaklandığını bildiği gibi aynı zamanda suistimale de fırsat tanımadığımızı daöğrenmelidir.

Bir öğrencim bir derneğe serbest olarak danışmanlık yapmaktadır. Karşılığında da  ücretini almaktadır. Fakat öğrencim yaptığı  işin haricinde insani olarak birikimleriyle derneğe yardımcı olmaktadır. Sonradan yapılan gönüllü yardımlarla ilgili aralarında anlaşma  olmadığı halde o işi de üzerine yüklemek istemektedirler. 

Bereket versin öğrencim bu duruma, bir iki kez tolerans gösterir, fakat üçüncüsünde dayanamaz protestosunu koyar. Çünkü hak yenmektedir. Sınır aşılmaktadır. Hele yazılı anlaşma bulunmayan işlerde iş yapacak kişinin konumu ne yazık ki, danışmanlıktan, çay getire kadar uzar ve sekreter gibi muamele edilmekten de kurtulamazlar.

Duygulu olalım ama kendimizi duygusallığa kaptırmalyalım ve duygu sömürüsüne de  teslim olmayalım. Tek cümleyle hiçbir zaman ve hiçbir durumda duygunun esiri olmayalım. Başta kendimize adaletli davranalım. Kendisine adaletli davranmayan başkasına da adaletli davranma konusunda duyarlılığı olmaz. O halde bize yüklenecek ve bizi kafalarına göre  konumlandıracak durumlara izin  vermeyelim. Onu hissettiğimiz an, müsait olmadığımızı söylememiz bizi rahat ettirecektir.


Yaşam Koçu 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder